Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzman Hekimleri Derneği’nin Düzenlediği Tıbbi Rehabilitasyon Kongresi Antalya’da Başladı
HABER: Fatoş Sunar
(ANTALYA)- Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzman Hekimleri Derneği’nin düzenlediği 9’uncu Tıbbi Rehabilitasyon Kongresi açılışı Antalya Kemer’de gerçekleştirildi. Dernek Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Evren Yaşar Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon’un teknoloji bazlı branş olduğunu vurgulayarak, “Özellikle engelli nüfusuna yönelik rehabilitasyon çalışmalarını desteklemek adına, bilimsel anlamda ilk elden belki de bu konuda destek vermesi gereken hekimlerin desteklenmesi adına, Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Kongresi gibi eğitimler çok önemli” dedi.
Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzman Hekimleri Derneği tarafından düzenlenen 9’uncu Tıbbi Rehabilitasyon Kongresi bu yıl Antalya Kemer’de gerçekleştiriliyor. 29 Ekim’e kadar sürecek Kongreye, Dernek Başkanı Prof. Dr. Müfit Akyüz, Dernek Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Evren Yaşar’ın yanı sıra alanında uzman birçok doktor ve asistan hekim katıldı. Kongrede, tıbbi rehabilitasyondaki gelişmeler, mesleğin geleceği ve sorunları ele alındı. Prof. Dr. Evren Yaşar ‘Gelecekte Teknoloji FTR’yi Nasıl Etkileyecek?’ Prof. Dr. Resa Aydın ise ‘Teknoloji Rehabilitasyon Felsefesini Nasıl Etkiler?’ konulu sunumlar yaptı.
“Artık bundan sonra felsefe: Ne kadar ekmek, o kadar köfte”
Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon (FTR) alanının teknolojik bazlı bir branş olduğunu ve gelişim sürecinin hızla ilerlediğine dikkat çeken Prof. Dr. Evren Yaşar şunları aktardı:
“Bugün burada 9. Tıp ve Rehabilitasyon Kongresi’nin açılışını yaptık. Çok sayıda asistan hekimimiz ve konusunda uzman hocalarıyla bu kongrede buluştu. Fiziksel tıp ve rehabilitasyon özellikle teknoloji bazlı bir branş ve rehabilitasyon tıbbının tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de gelişim süreci çok hızlı ilerliyor. O konuda yeni tedavi yöntemleri, yeni tanısal değerlendirmeler ve bu konuda özellikle engelli nüfusuna yönelik rehabilitasyon çalışmalarını desteklemek adına bilimsel anlamda ilk elden belki de bu konuda destek vermesi gereken hekimlerin desteklenmesi adına bu Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Kongresi, Uzman Hekimler Derneği’nin yaptığı kongre gibi eğitimler çok önemli. Burada da güzel şeylere vesile olacağını düşünüyorum bu toplantının. İnşallah bunun sonucunda uzman hekimlerimiz veya asistanlarımızın bilgi ve deneyimleri bir level yukarı atlayacak.
Yakın zamanda özellikle çok fazla konuşulmaya başladığı üzere branşımızla ilgili sorunlar veya diğer branşlarla ilgili sorunlar dahil sadece bizimle ilgili yaşanmıyor. Dünya değişiyor. Bu değişim aslında hepimizin devlet sektöründe de olsa özel sektör mantığıyla çalışmamız gerektiğini hatırlatıyor. Her şey paraya bağlı. Her şey ürüne dönüşmek zorunda ve ürünün karşılığı para. Bozok Üniversitesi’ne rektör olduğumda şöyle bir başlık vardı. Bütün üniversitelerin vardır ya, bizim üniversitenin de ‘Kararlılıkta Başarı’ diye bir mottosu vardı. Ben onu değiştirdim bütün konuşmalarımda. Belki de kaba, belki de değil ama aslında dünya görüşüyle aynı, giden düzenle de aynı. Artık bundan sonra felsefe: Ne kadar ekmek, o kadar köfte.
“Her şey dönüp dolaşıp sağlık ekonomisine dönüşüyor”
Her şey dönüp dolaşıp sağlık ekonomisine, bizim yaptığımız işler de sağlık ekonomisine dönüşüyor. Yani ne demek? Bu sağlık ekonomisi bildiğiniz gibi bir bilim dalı ve çok fazla etkileşimi var, burada şemada gördüğünüz üzere. Burada amaç ne? Sınırlı kaynaklarla en yüksek faydayı sağlamaya yönelik olarak incelenmesi. Bu ilgili bilim dalı da sağlık ekonomisi. Tabii sağlık ekonomisindeki temel unsurlar neler diye düşünürseniz, ekonomik yönetim, maliyetlerin kontrolü altına alınması burada en önemli basamaklardan biri. Diğeri, kaynakların genel sağlık politikaları içinde düşündüğünüz zaman dengeli ve adil dağılım. Üçüncüsü hesaplı ve kaliteli hizmet. Dördüncüsü de bu kaynakların optimal kullanımı. Yani sağlığın iyileştirilmesi için stratejik analizlerin sürekli yapılması.
Peki, teknolojik gelişme ile bunun etkileşimi nasıl? Hizmet sunumunda etkinlik ve erişilebilirlik burada teknolojideki temel hedef. Sağlık teknolojileri de. Günümüzde yapay zeka, robotik uygulamalar, Teletıp, dijital sağlık uygulamaları, hasta tahrip sistemleri gibi yenilikçi teknolojiler sağlık sektöründe dönüşüm yaratıyor. Bunun etkisi de ekonomide nasıl oluyor derseniz, yaygın, hassas, bireyselleştirilmiş tedavilere ile kaynakların doğru kullanılması ve verimlilik. Bu da temel amaç, basit anlatırsam, tedavi sürelerinde kısalma ve komplikasyonların daha az olması. Bir kısmınız duymuştur, bir kısmınız duymamıştır. Şimdi neden bahsediyoruz? Bu yapay zeka ile başlayan süreç, endüstri 4.0’a geçti. Bunu 2011’de Almanya’da yapılan bir konferansla gündeme geldi. Daha önceki endüstriyel devrimler genellikle üniversite öncesi okul döneminde okuduğumuz 18. Yüzyılın başından başlayan süreçler 4.0’a gelinceye kadar ki süreçte gayet makul süreler gözüküyor. Ama endüstri 4.0 bakıldığında 2011 de veri ve otomasyon odaklı süreçlerin gelişmesiyle başlıyor. Fiziksel ve Rehabilitasyon süreçlerine bakıldığında bu dönemde robotik cihazların ve dijital sağlık teknolojilerinin devreye girdiğini görüyoruz.
“İnsan yaşantısına ortak bir model geliştirilmeye çalışıyor”
Bundan sadece 6 yıl sonra artık endüstri 5.0’dan bahsediyoruz. Bu diğer tanımı ile aslında endüstri 5.0, toplumla ilişkilendirilen 5.0. Artık burada insan yaratıcılığına, empati yeteneğine, teknolojik çözümlerle anlayarak kişiye özel tedavi ve sağlık hizmetlerinin sunulması hedefleniyor. Buradaki veri ve veriye bağlı paradigmalar ve bunun iletişimiyle yapay zeka, artık daha insana yaklaştırarak, insan yaşantısına ortak bir model geliştirilmeye çalışıyor.
Endüstri 4.0’da bilimsel kanıt toplama süreci, hastaların klinik geçmişleri, laboratuvar sonuçları ve diğer sağlık verilerinin toplama ve analiz basamağıyla başlarken, bu da sağlık profesyonellerine daha fazla veri temelli karar alma olanağı sağlıyor. Yine yapay zeka algoritmalarıyla hastaların büyük miktarda sağlık verisini işlemede daha doğru ve kişiselleştirilmiş tedavi almasına olanak tanıyarak tedavi süreçlerinin iyileştirilmesi ve daha iyi tedavi süreçleriyle hasta memnuniyetine artış hedefleniyor.”
“Kişisel hedeflere ve tercihlere saygı gösteriyoruz”
Prof. Dr. Resa Aydın da işlevselliğe önem verdiklerini vurgulayarak şöyle konuştu:
“İşlevsellik tıbbıyız biz. Bizim branşımızın en önemli özelliği diğer branşlardan en önemli farkı bu. Biz hastalıkla uğraşmıyoruz. Biz tabii ki hakların tedavileri için çalışıyoruz ama insanların yaşamda işlevsel hale getirilmeleri için girişimde buluyoruz. Tasarlıyoruz bu girişimleri. Beden aktiviteleri sosyal katılım için çevrenin etkisini dikkate alan bir çerçevemiz var. Sadece tıbbi iyileşme bizim için başarı değil. Hareketlilik, bağımsızlık, sosyal, mesleki, eğitimsel etkinliklere katılım gibi fonksiyonel ölçütler sonuçlarla ölçüyoruz. Kişisel hedeflere ve tercihlere saygı gösteriyoruz.”
“Gençler donanımlı olsun, bilgili olsunlar, topluma, çevrelerine faydalı olsunlar diye uğraşıyoruz”
Dernek Başkanı Prof. Dr. Müfit Akyüz ise kongre açılışını Anka Haber Ajansına değerlendirdi. Kongreden kazanılan gelirin önemli bir kısmının asistan ve genç uzmanlara burs olarak verildiğini belirten Prof. Dr. Akyüz şöyle konuştu: